Ubıhya

Ubıhya (Ubıhça: ТIуахъы; AdigeceУбых Хэку; AbhazcaАубла; RusçaУбыхия), tarihî Çerkesya'nın bölgelerinden birisiydi. Bir Çerkes boyu olan[3] Ubıhlar burada yaşıyordu.[3][4] Soçi civarlarında bir bölgeydi[4] ve Habzeism dininde önemli bir rol oynadığı için saygı duyuluyordu.[5] Ubıhya, Berzeg ve Dişan aşiretleri ve seçimle başa gelen yaşlılar tarafından yönetiliyordu.[6] Rus-Çerkes Savaşı sırasında en son Rus kontrolüne Ubıhya girdi.[7]

Ubıhya
ТIуахъы
Убых Хэку
Аубла
y. 15.yy-21 Mayıs 1864
Ubıhya Berzeg tamgası
Berzeg tamgası
TürÇerkesya Konfederasyonu üyesi
En büyük kasabaŞaçe
Yaygın dil(ler)Ubıhça
Çerkesçe
Abhazca
Resmî din
Habzeism (y. 15.yy-17.yy)
Ortodoks Hristiyanlık (y. 5.yy-17.yy)
Katolik Kilisesi (y. 14.yy)
İslam (18.yy-1864)
DemonimUbıh
HükûmetAskeri demokrasi
Aşiretler birliği
Lider 
• y. 16.yy
Dzepş Kanşao[1]
• y. 16/17.yy-1823
Saad-Girey Berzeg
• 1823-1846
İsmail Berzeg
• 1846-1864
Gerandıqo Berzeg
Tarihçe 
• Kuruluşu
y. 15.yy
• Dağılışı
21 Mayıs 1864
Nüfus
• Tahminî
25.000[2]-30.000[3]
Öncüller
Ardıllar
Zihya
Rus İmparatorluğu

Tarihçe

Mitoloji

Ubıh aşiretleri arasında en etkili aşiret Berzeg ("Barzek",[8] "Berzek",[9] veya "Berzec"[9] olarak da yazılır) ailesiydi. Kâzım Berzeg'in Berzeg aile fertlerinden derlediği hikâyeye göre, 1500 yıl önce iki soylu aile arasında çıkan bir kan davası sonucu ailelerden birisi tamamen yok olur, sadece kadınlar kalır. O kadınlardan birisi bir erkek doğurur ve ismini Berzeg koyar. Berzeg aşireti de onun soyundan gelir.[10] Ancak bu hikâyenin doğruluğunu kanıtlayabilen herhangi bir kaynak yoktur.

Erken tarih

1427-1453 arasında Kral İnal Çerkesya'yı yönetti.[11][12] Ölümünün ardından topraklarını bölüştürdü. İnal'ın ölümünden sonra bir süre Ubıh bölgesi Zihya kontrolünde kaldı. 16. yüzyılın ortalarında Dzepş (AdigeceДзэпщ; RusçaДиман[3]) ailesinden Ubıh prensi Kanşao'nun[1] bugünkü Vardane topraklarını Abhaz Low ailesinden satın aldığı Abhaz sözlü tarihinde geçer.[1]

Rus kaynaklarında Ubıhya'dan 17. yüzyıldan itibaren bahsedilmektedir. Ubıhya, günümüzdeki Tsentralny ve Khostinsky semtlerinin tamamını ve Lazarevsky semtinin bazı kısımlarını kapsıyordu.[13][14]

Akhun dağı Ubıhlar tarafından kutsal sayılır

17. yüzyılda Ubıhlar Sadz Abazalarının topraklarını ele geçirdiler. Abhazya düzeninin aksine Ubıhya'da prens yoktu ve 11 Ubıh alt konseyinden ve 2 Ahçıps ve Sadz halkı soylularından olmak üzere bir konsey tarafından yönetilmekteydi. Ubıhya, kıyı konumundan dolayı Osmanlılarla sürekli temas halinde olmuş ve zamanla onlarla dostluk ilişkileri geliştirmiş,[3] sonunda diğer Çerkes bölgeleriyle beraber Müslüman olmuştur.[15]

Rus-Çerkes Savaşı

1763'te Rusya Çerkesya'yı işgal etmeye başladı ve Rus-Çerkes Savaşı patlak verdi.[16][17]

1823'te Saad-Girey'in ölümünden sonra İsmail Berzeg, Berzeg sülalesinin lideri ve tüm Ubıh bölgesinin başkomutanı seçildi. 1827'den başlayarak Berzeg, Karadeniz kıyısında yaşayan Çerkeslerden oluşan bir askeri konfederasyon örgütlemeye girişti. 1839'un sonunda, Tuapse ve Gagra arasındaki nüfusu bir birlik içinde birleştirmişti. Bu bölgenin dışındaki diğer Çerkesler de, çok daha özerk olmalarına rağmen, onun otoritesini kabul ettiler. Bu dönemde James Bell onu "Çerkes Washington" olarak nitelendirdi.[8] 1838 yazında Çerkesya'nın tüm bölgelerinden 1250 kişi bir dilekçe imzaladı ve İngiltere Kraliçesi ile İngiliz hükûmetine bir dilekçe gönderdi. Listenin ilk sıralarında İsmail Berzeg'in imzası yer alıyordu.[18]

1840'ta İsmail Berzeg liderliğindeki Ubıhlar, Rus kıyı kalelerine bir saldırı düzenledi. Şubat-Mart aylarında Lazarevski Kuşatması, Velyaminovski Kuşatması ve Mihaylovski Kuşatması gerçekleşti. Adler, Golovinskoe ve Navaginskoe kalelerini işgal etmek için girişimlerde bulunuldu. Doğu Kafkasya'daki Çeçen ve Dağıstan isyancıları da Çerkes zaferlerinden ilham aldılar.[18]

1846'da İsmail Berzeg'in ölümüyle Ubıh bölgesinin lideri olarak Gerandıqo Berzeg seçildi. Gerandıqo Berzeg, 14 Mayıs 1846'da Polonya Ulusal Hükûmeti Başkanı Adam Czartoryski'ye şunları yazdı:[19][20][21]

Halklarımız, ortak bir düşmanın varlığının yanı sıra özgürlük ve bağımsızlık arzusuyla birleşiyor. Rus ordusundan firar eden Polonyalıları ve diğerlerini ağırlayacağım ve onlara iyi davranacağım. Ayrıca Topçu ve Mühendislik Birlikleri Binbaşı Kazimir Gordon'u benimle birlikte Çerkesya'ya kabul edeceğim, ona çok iyi bakacağım ve ortak düşmana karşı mücadelemizde bize yardım etmesi için ihtiyaç duyacağı her şeyi sağlayacağım. Onun tavsiyesini dinleyeceğiz ve ona Polonya başkanının bir elçisi gibi davranacağız.

Ubıhya bölgesi Rus-Çerkes Savaşının özellikle son 30 yılında önemli bir rol oynamıştır.[3] Bu dönemde Ubıhya'nın nüfusu yaklaşık 25 bin[2] veya 30 bin kişiydi.[3]

Çerkes Meclisi

Çerkes liderleri arasındaki bir toplantıda tam anlamıyla Avrupaî bir meclis kurulması gerektiği kararı alınması sonucu 13 Haziran 1861 tarihinde Çerkes Meclisi kuruldu. Meclisin merkezi olarak günümüzde Soçi olarak bilinen Şaçe bölgesi seçildi. Meclis başkanı ve Çerkesya başkanı olarak Ubıh lideri Gerandıqo Berzeg seçildi.[22] Tüm Çerkesya'nın ortak hükûmeti bu meclis idi.[23][24][25] Meclis hükûmeti, Eylül 1861'de Rus Çarı II. Aleksandr ile barışı tesis etmek için görüştü ve Berzeg Rus çarını ikna etmeye çalıştı:

Bu topraklar bizim ve biz onları adil bir şekilde yönetmeye çalışıyoruz, bu nedenle halkımıza adil davranıyor ve bizi ziyaret edenlerin canına ve malına saygı duyuyoruz. Peki sizinki gibi güçlü bir ülkenin amacı nedir: bizim gibi bir halkı yok etmek mi? Bize karşı adaletli olun, mallarımızı ve mescitlerimizi harap etmeyin; güçlü bir devletin haksız yere can alması utanç vericidir. Bizim vahşi bir halk olduğumuza dair dedikodular yayarak tüm dünyayı kandırıyorsunuz. Kanımızı dökmeye çalışmayın; burada var olmamıza izin verin.

— Çerkes lideri Gerandıqo Berzeg'in Çar II. Aleksandr'a yaptığı konuşma[1][2]

Ancak Çarlık hükûmeti mutlak kontrol sağlamak için Çerkesleri anavatanlarından çıkarmaya çalıştığından, Çerkesya'nın ilhakı Rusya'nın emelleri için yeterli değildi. Çar, babası I. Nikolay'ın politikasını tutarlı bir şekilde sürdürdü ve Çerkes barış önerilerini reddetti.[26] Meclis bir toplantı yaptı ve Rus taleplerinin reddine karar verdi. Meclis, her iki ülkeden de destek almak için hızla Osmanlı İmparatorluğu ve Birleşik Krallık'a heyetler gönderdi. İngiliz delegeleri, bağımsız bir Çerkesya'nın tanınmasının yanı sıra, tutarlı bir devlette birleşirlerse Paris'ten olası tanınma sözü verdiler.[27] Osmanlı'da ise Çerkes işleriyle ilgili özel bir komite oluşturuldu ve yerel Müslüman halktan bağışlar alındı.[26] Meclis binası Temmuz 1862'de bir çıkartma birliği tarafından yakıldı. Bundan sonra Meclis toplantıları, Meclis Başkanı Gerandıqo Berzeg'in memleketi olan Mutıxwa (şimdiki ‘Plastunki’) bölgesinde yapılmaya başlandı.[28]

Qbaade muharebesi

21 Mayıs 1864'te Ubıhya'da 20.000 kişilik Çerkes ordusu ile 100.000 kişilik bir Rus ordusu arasında Qbaade Muharebesi gerçekleşti.[29] Rus kuvvetleri dört taraftan ilerledi. Çerkes güçleri hattı kırmaya çalıştı, ancak birçoğu cepheye ulaşmayı başaramadan Rus topçuları ve piyadeleri tarafından vuruldu. Kalan savaşçılar militan olarak savaşmaya devam ettiler ve kısa sürede yenildiler. Rus ordusu zaferi kutlamaya başladı ve bir askeri-dini geçit töreni düzenlendi, 100 Çerkes savaşçı otorite kurmak için halka açık bir infazda kolları ve bacakları kesilerek idam edildi.[30]

Yenilginin ardından, Gerandıqo Berzeg savaşı bitirmek ile direnmeye devam etmek arasında kaldı. Konuyu tartışmak için İslam alimlerine danıştı ve hatta Abhazya prensi Mihail Çaçba ile görüştü.[28] O yokken 3 bin kişilik ordusu Rus ordusunun saldırısına uğradı ve tamamen yok edildi. Bundan sonra başta direnmeye devam etme kararı alsa da,[28] yeterince asker toplayamayan Berzeg 24 Mart 1864'te Berzeg, Çerkeslerin askeri faaliyetlerini durduracağını ilan etti ve Osmanlı topraklarına sürgüne gönderildi.[28] Ardından Çerkes Soykırımı sırasında Ubıh nüfusu Osmanlı İmparatorluğu'na kitlesel olarak sürgün edildi. Bu olay Ubıh ulusunun Ubıhya'dan topluca yok olmasına yol açtı.

Yerleşim

Ubıhya günümüz Abhazya'nın kuzeyinde Karadeniz kıyısında Çerkesler ve Abazaların yerleşim yerlerinin arasında bir bölgedir. Soçi kenti tarihi Ubıhya'nın içerisindedir. Vardan, Şaşe, Khize, Subeşkh ve Alani gibi Ubıh boyları yaşarlardı. Bunlardan ilk ikisi ekonomik ve sosyal yönden en ileri gelenlerden sayılır ve Vardan ile Soçi nehirlerinin vadilerinde yaşar. Özellikle tarım ve bahçıvanlıkta çok ilerlemişlerdir.[31]

Dil

Ubıhça, Kafkas dillerinin Kuzeybatı Kafkas dilleri öbeğine bağlı, Abhazca ile akraba bir dildir. Ubıhların göçüyle birlikte, Kafkasya’da bu dili konuşan hiç kimse kalmadı. Türkiye’ye yerleşen Ubıhlar da, yazılı olmayan bu dili zamanla unuttular. Tevfik Esenç adlı kişi Ubıhça’yı konuşan son kişiydi ve Ubıhça’nın grameri ve sözlüğü çalışmalarında ünlü Fransız bilim insanı Georges Dumézil ile birlikte çalıştı. Tevfik Esenç’in (1904 – 7 Ekim 1992) ölümüyle Ubıhça ölü dillerden biri haline geldi.[32]

Din

Çerkesler Bizans ve Gürcü etkisi ile MS 3. ve 5. yüzyıllar arasında Hristiyan olmuştu. Ubıh bölgesi de bu inancı devam ettiriyordu.[33][34][35] Ancak Hristiyanlık Çerkesler arasında tam olarak oturmamıştı, yerel pagan din ile karışıp yarı-pagan yarı-Hristiyan bir din haline gelmişti.[36] Meryem Ana hem Tanrı'nın annesi hem de Arılar Tanrıçasıydı. İsa ise Çerkes baş tanrısı Thaşho ile bir olmuştu.[36] Rus-Çerkes Savaşı'nın başlaması ile Hristiyanlık Çerkesler arasında Rus dini olarak görülmeye başlandı kalan Hristiyanlar yavaş yavaş dinlerinden döndü.[15] Bunun sonucunda Hristiyanlık halk arasında ağır tepki görmeye başladı.[15][36][37]

1779'da Çerkesya'ya gelen Ferah Ali Paşa'nın teşviki ile Çerkesya'da 85 yeni cami inşa edildi.[15] Gezgin Tasavvufçular ve Rusya'dan gelen istila tehdidi, Çerkesya'nın İslamlaşma sürecini hızlandırdı.[15][38][39][40] Osmanlı İmparatorluğu'nda yetişen Çerkes alimler de İslam'ın yayılmasında büyük rol oynadı.[41] 1820'lerde Çerkesya'yı ziyaret eden Taitbout de Marigny, Çerkeslerin çoğunlukla Müslüman olduğunu ancak Haç sembolüne de saygı duyduklarını belirtir.[36] 1826'da İslam tüm Çerkesya'nın resmî dini ilan edildi.[15]

Kaynakça